Meclis-i Mebusan ve Türkiye Büyük Millet Meclisinde Bolşevik Devrimi

20.yüzyılın en önemli siyasi olaylarından biri olan Bolşevik Devrimi, Rusya tarihinde yeni bir sayfa açarken; Dünya tarihine de damgasını vurmuştur. “Proletarya Devrimi” ile başlayan süreç, “Sosyalist Devrim” ile tamamlanarak sadece belirli bir coğrafyayı değil; tüm kıtalara yayılmıştır. Çarlık Rusya Bolşevik Devrimin sancılarını çektiği dönemde, hemen güneyinde yer alan Osmanlı İmparatorluğu da hürriyet fikirleriyle siyasi rejiminde değişikliklere uğramıştır. I. Dünya Savaşının en çetin günlerinde Rusya’da meydana gelen Bolşevik Devrimi Çarlık Rusya’yı savaştan çekerken, savaşa zor şartlarda devam eden Osmanlı İmparatorluğu elbette bu Devrime kayıtsız kalmamış; sulh yolunun açıldığını düşünen Osmanlı Kamuoyu, Bolşevik Devrimi’nin mahiyetini ve felsefesini sonradan kavramaya çalışmıştır. Saltanat, Yönetim ve Meclis ise devrimin gelişimini sorgulamadan yerini yeni bir devlete ve yönetime bırakmıştır. Emperyalizme karşı bağımsızlık mücadelesi veren ve Türk halkının desteğini arkasına alan Atatürk önderliğindeki Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Hükümeti, Bolşevik Devrimi ile daha yakından ilgilenmiş, kimi zaman bu Devrimden etkilenmiş; kimi zaman da büyük bir tehlike olarak görmüştür.